19 Ekim 2010 Salı

Sale El Sol, Shakira’nın Güneşi Ortaya Çıkıyor


Shakira’nın yalan söylemeyen kalçalarına yakışır cinsten bir güneş doğuyor. 13 yaşında çıkardığı albümden başlarsak Sale El Sol/The Sun Comes Out, Shakira’nın 10. stüdyo albümü. Risk almaktan korkmayan şarkıcı elektronik dans müziği türünü denediği She Wolf albümüyle eleştirmenlerden iyi notlar almıştı. Her ne kadar Shakira’yı her haliyle sevsek de dişi kurdumuz bizim bildiğimiz Shakira değildi. Şimdi ise kariyerinin 20. yılında Sale El Sol (Gün Doğumu) ile köklerine dönerken dinleyicilerine de oldukça keyifli bir albüm sunuyor.


30lu yaşlardaki kadınlara bayılıyorum ne istedikleri ve kim oldukları konusunda iyi bir fikre sahip, kendilerine güvenleri yüksek kadınlar oluyorlar -her yönden tam kıvamında- (Tecrübeyle sabit değildir). Shakira da bu albümde kendi deyimiyle “kendisini yeniden keşfetmiş” ve içinden geleni, canının istediği gibi yapıp şarkılarında dinleyicilerine açılmış. Sale El Sol’ün, albümün çıkış parçası olan Loca videosundaki gibi kendiliğinden oluşmuş gibi bir hâli var. Şarkılar arasındaki farklar, İspanyolcanın bu kadar yoğun kullanılmış olması bunun somut bir göstergesi.

“Radyoda duyduğunuz her şeyden veya belki de insanların beklentileri olduğunu düşündüğünüz şeylerden etkileniyorsunuz. Ama sonra birden içinizdekilerin yazmaya ihtiyacınız olan her şey olduğunu anlıyorsunuz.” Diye açıklıyor Latin Ateşi.







Shakira’yı “Donde Estan Los Ladrones?” (Hırsızlar Nerede?) ve daha önceki albümlerinden tanıyıp sevenlerin beklentilerine karşılık bulabilecekleri ya da en azından sıkılmadan dinleyebilecekleri bir albüm. Eğer daha önceleri, Whenever Wherever, Hips Don’t Lie, Ojos Asi gibi şarkıları dinleyip bir albümünü almışsanız Shakira’nın piyasaya sunulan (Çok ortada olan) pop tarafının dışında Oral Fixation albümünün çıkış parçası “Don’t Bother”da da hissedilebilen bir rock tarafı olduğunu da görmüşsünüzdür. Eğer ki görmediyseniz bu uyarım olsun. Sale El Sol albümünde de bu rock tarafını daha belirgin şekilde görebiliyoruz, önceki albümlerindeki rock tınılı şarkılardan daha sert parçalar şarkıcının ana dili olan İspanyolcanın sözlerde kullanılmasının getirdiği samimiyetle daha kişilikli bir hale gelmiş. Laundry Service ve Oral Fixation’daki İngilizce şarkıların Donde Estan Los Ladrones’deki İspanyolca şarkılar ile birleşimi gibi. Shakira da albümdeki bu sentezi şu sözlerle açıklıyor:

“Yeni albüm için oldukça heyecanlıyım, bana kariyerimin farklı basamaklarını ve dönemlerini hatırlatıyor. Bütün bu 20 yılın bir sentezi gibi.”

Albümdeki şarkıların sözleri de anlayabildiğim kadarıyla aynı sentezi içeriyor: Seksi, oyunu seven, masum, eğlenceli ve içten. Shakira albümü müzikal olarak romantik şarkılar ve Latin şarkıları içeren güçlü bir rock tarafına sahip bir albüm olarak tanımlıyor.

Gelelim albümün parçalarına:


1.Sale El Sol: Albümün açılış parçası, Shakira tarafından önceki albümlerinde de birlikte çalıştığı efsane gitarist (Vallahi ben de bilmiyorum efsaneymiş kendisi) Gustavo Cerati’ye ithaf edilmiş. Çok sert olmayan hoş bir melodiye sahip şarkı, zor zamanlarda iyimser kalma temasını işliyor. Fırtınadan sonra güneşin doğacağını düşün diyor.

2.Loca (Ft. El Cata) / 13. Loca (Ft. Dizzie Rascal): Şarkı El Cata’nın Loca Con Su Tiguere adlı şarkısının yeniden yorumlanması. Şarkı birçok yönüyle Hips Don’t Lie şarkısına benzetilmekte Hips Don’t Lie da Wycleff Jean’in Dance Like This adlı parçasının yeniden yorumuydu; iki şarkı da yüksek tempolu ve Latin ağırlıklı. İkisinde de benzer enstrümanları duyabiliyoruz ama bence çok benzemiyorlar. Dinlemesi çok zevkli bir parça, dinlerken yerinizde duramıyorsunuz.

3. Antes de Las Seis: Altıdan Önce, albümün ilk slow parçası, piyano ve akustik gitarlarla süslü oldukça duygusal bir parça. Aşkı yokken karanlık 6’dan önce çöküyormuş. Sanırım bir ayrılık parçası, “güneşin bile görmediği yerlerini göstermekten” de bahsediyor. :D

4. Gordita (ft. Residente of Calle 13): İnternet araştırmalarımda gördüğüm kadarıyla Shakira’nın biraz da kendisiyle dalga geçtiği, Latin rap parçası. Şarkıyı birlikte seslendirdiği isim, siyah saçlı ve müziğinin daha sert olduğu zamanlarda Shakira’yı daha çok sevdiğini belirtiyor.

5. Addicted to You: İsmi sizi yanıltmasın, neredeyse tamamı İspanyolca olan Latin tınılarıyla bezeli hareketli bir parça. İkili danslarda daha güzel gider gibi geldi bana. Şarkıda sevdiği adamın sevdiği yönlerinden bahsediyor. Nakarat bölümünde teninin kötü bir alışkanlık gibi bağımlılık yarattığını belirtiyor.

6. Lo Que Más: Yaylılar ve piyano ile albümün romantik parçalarından biri.

7.Mariposas: Kelebekler mevsimsiz uçuşuyor… Bütün yollar, evren bile senin bana yaşattığının ölçüsü olamaz… Israrla durmadan söyleyeceğim, bu hikâye hiç bitmez, sana olan aşkım doğa üstü. Gibi bir şeyler. Gördüğünüz gibi gayet mutlu, aşkı anlatan pop-rock tarzında hoş bir şarkı.

8. Rabiosa (Ft. El Cata) / 14. Rabiosa (Ft. Pitbull): Bu albümün en canlı parçası. Otururken bile kurtlarınızı yerinden oynatacak türden. Temposu yüksek, yine Latin ezgilerinin bolca kullanıldığı parçanın sözleri de çok eğlenceli. Rabiosa, kudurmuş anlamına geliyor. Kudurdum, yanıma yaklaş, beni yanına çek… Hey yavrum, mocha seviyorsan, yaklaş daha, ısır dudağımdan…





9. Devoción: Pişmanlık, yalnızlık ve özlemden bahsediyormuş. Albümün diğer romantik şarkıları olan #6 ve #3 gibi sakin olmayan bu parçada gitarları Gustavo Cerati çalmış. Gerek düzenlemesi, gerek Shakira’nın yorumu açısından şarkıyı çok sevdiğimi belirtmeliyim. Albümün rock tarafını ortaya çıkaran parçalardan biri.

10. Islands: Tamamı İngilizce olan şarkı İngiliz bir indie elektronik rock grubu olan The XX’in coverı. Yerimi buldum gökte aradım yerdeymiş gibi bir şarkı, başladığım yerdeyim diyor ama bu sefer ben seninim diyor anlayabildiğim kadarıyla. Bu geri dönüşü de tekrarlayan bir melodiyle şarkıda duyuyoruz. Orijinal The XX klibi de zamanla ufak değişimlere uğrayan tekrar eden bir koreografi ve kamera hareketiyle benim gibi gece vakti izleyenlere harbiden kafayı buldurtacak cinsten.

11. Tu Boca: Bu şarkının ateşini sert rock soundunda hissediyoruz. Sanırım albümün en sert parçası diyebiliriz. Bu şarkıda tutkulu bir aşk var. Dudaklarının adresi cildim, aşkın diğer dinim… Dokunduğu her yeri yakar, dudaklarını bilirim, … Gibi sözleri mevcut. Favorilerimden biri.






12. ve 15. Waka Waka (K-Mix): İngilizce ve İspanyolca versiyonları ile 2010 Fifa Dünya Kupası resmi şarkısı elektro-rock düzenlemesiyle karşımızda. Waka Waka en çok satan Dünya Kupası şarkısı olarak tarihe geçti. Bu iki şarkı albümün pas geçilebilecek şarkıları olabilir. Waka Waka’yı duymayan kalmamıştır. Yeni düzenleme fena değil tabi ama bildiğimiz versiyona tercih edilemez gibi görünüyor.

Önemsiz Not: Şarkı sözleri, İspanyolcadan İngilizceye Google Translate ile çevrilmiştir. Mantıklı çevrilen kısımlar kendi yorumumla harmanlanarak açıklanmıştır. Türkçe’ye çeviriyi seçmememin nedeni Google’ın henüz Türkçe çeviride yeterince iyi olmaması. Ayrıca İngilizce İspanyolcaya daha yakın bir dil olduğundan daha mantıklı sonuçlar vereceğini düşündüm. Her şeyi açıklayamasam da şarkının neden bahsettiği konusunda bir fikir sunmuş bulundum. Hatam varsa affola.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder